Afyon Kocatepe Üniversitesi'nde Manda Verimliliği Artırılıyor

Genetik Çalışmalar ile Daha Yüksek Verim

Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Veteriner Fakültesi Araştırma ve Uygulama Çiftliği'nde yürütülen genetik çalışmalar, mandaların süt ve et verimliliğini önemli ölçüde artırmayı hedefliyor. Çiftlikte, koyun, manda ve sığır türleri üzerinde yeni genetik geliştirme çalışmaları devam ediyor. Bu çalışmalar, Afyonkarahisar bölgesinin iklim koşullarına uygun, yüksek verimli genotiplerin geliştirilmesine odaklanıyor. "Halk Elinde Islah" projesi kapsamında 2011 yılından beri süren çalışmalar, özellikle mandaların süt ve et verimini artırmaya yönelik denemeleri içeriyor. Araştırmacılar, yerel ırkların genetik potansiyelini en üst düzeye çıkararak sürdürülebilir bir hayvancılık modeli oluşturmayı amaçlıyor. Bu çalışmalar, hem ülke ekonomisine hem de bölge çiftçilerine büyük katkı sağlayacak.

Üç Farklı Irkın Birleştirilmesi

AKÜ, Ankara Lalahan Uluslararası Hayvancılık Araştırma Enstitüsü'nden yerli Kara piyetmentoza melezi ve Balıkesir Bandırma Koyunculuk Araştırma Enstitüsü'nden Murana boğaları getirterek mevcut Murrah Anadolu mandası melezleriyle birleştirmeyi planlıyor. Bu üç farklı türün birleştirilmesiyle, hayvanların hem et hem de süt verimliliğinin önemli ölçüde artırılması hedefleniyor. Şu anda yıllık 1100 kilograma kadar süt ve 500 kilograma kadar et veren mandaların, yıllık süt veriminin 1600 kilograma, et veriminin ise 700 kilograma çıkarılması amaçlanıyor. Bu proje, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın da desteklediği önemli bir girişimdir ve ülke hayvancılığına büyük katkı sağlaması bekleniyor.

Bölgeye Uygun Genotip Geliştirme

AKÜ Veteriner Fakültesi Zootekni Ana Bilim Dalı öğretim üyesi ve AKÜ Araştırma ve Uygulama Çiftliği Müdürü Prof. Dr. Mustafa Tekerli, çiftlikteki çalışmalar hakkında bilgi verdi. Prof. Tekerli, çiftlikte yetiştirilen mandaların büyük ölçüde Murrah Anadolu mandası melezi olduğunu ve Murana boğalarının (Murana combaları) verimi artırmak için kullanıldığını belirtti. Ayrıca, Ankara Lalahan'daki Uluslararası Hayvancılık Araştırma Enstitüsü'nden getirilen yerli Kara piyetmentoza melezleri ile yeni bir etçi yerli genotip geliştirme çalışmaları da yürütülüyor. Yeni bir manda ahırı inşaatı da devam eden çalışmalar arasında yer alıyor. Prof. Tekerli, çalışmaların bölgenin iklim şartlarına uygun, yüksek verimli bir genotip geliştirmeyi hedeflediğini vurguladı. Bu sayede, hem süt hem de et üretiminin önemli ölçüde artırılması amaçlanmaktadır.